Gazete olarak sık sık dile getirdiğimiz vuk359 ile ilgili yasa tasarısı, aradan geçen uzun zamana rağmen, yeni komisyona gelen Vergi Kanunlarında yapılacak bir takım düzenlemeyi içeren torba yasaya dahil edilmedi ve yine meclis gündemine alınmadı.

Sayın Cumhur başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yaklaşık bir yıl önce (İHEP) İnsan Hakları Eylem Planında acil düzenleme gerektiren hususlar arasında 3 aylık sürede çözümlenmesi planlanan yasa tasarısı sürpriz bir şekilde TBMM gündemine taşınmadan plandan çıkarılmıştı.

Kanunun daki sıkıntıların giderilmesine yönelik çalışmalar yargı tarafından biraz olsun dikkate alınarak HSYK tarafından ihtisas mahkemeleri faaliyete geçmek üzere hazırlıklar tamamlandı. Bu ciddi bir adım ancak yeterli değil, sadece ihtisas mahkemeleri kurmak ile kanundaki sıkıntılar bitmiyor. Uzmanlar tarafından İşin inceleme ve rapor kısmına da kanuni bir dizi düzenleme getirilmesi zaruri olarak ifade ediliyor. Ancak işin can alıcı noktası ve şimdiye kadar olan en büyük problen Yargıtay'ın yanlış uygulanan içtihatları.

Yerel mahkeme kararları Her yıla ayrı ayrı ceza tahsisi nedeniyle çok yüksek miktarlarda verilen hapis cezaları Anyasaya aykırılık teşkil ederken mükellefi imha edici nitelik kazanıyor. Bu kararlar Yargıtay ve İstinaf mahkemelerince onanarak kesinlik kazanıyordu.

2016 yılında Yargıtay temyiz yerini İstinaf mahkemelri devraldı ve yanlış verilen kararların onama süreci inanılmaz hızlanarak  onanan ceza dosya sayısı sayı 5 yılda en az 10  kat arttı. İstinaf mahkemelerinin Temyiz yekisi olmadığı için verilen kesin nitelikteki kararlar onlarca yıla tekamül etmesine karşın Yargıtay Temyiz yolu  kapalı oluyor. Neredeyse müebbet hapis cezası tayin ediliyor ve Temyiz hakkı yok! inanılır gibi değil. 

Şu anda yanlış kararlar ile mağdur edilen mükellef sayısı yüzbinler ile ifade ediliyor.

Tablo vahim, tablo ürkütücü ve imha edici! Mağdurlar isyanda ve mağduriyetler devam ediyor. Hala yanlış kararlar veriliyor ve İstinaf mahkemesince onanıyor. Hala Yargıtay da olan dosyalar onanarak insanlara hepis yolu açılıyor.

Mağdur ve mağdur yakınları sosyal medya ve diğer kanallardan seslerini duyurmaya çalığsalarda bir türlü yasanın iktidar tarafından düzenlemeyerek ne yapılmaya çalığıldığını anlamdıklarını ifade ediyorlar.

Mağdur M.C açıklamalarında durmunu anlatırken sorumlulara karşı sert ifadeler kullanırken mağduriyetlerinin son bulması adına Millet vekillerden bu kanunu ivedilikle TBMM gündemine almalarını istedi.

M.C açıklamalarında şöyle dedi;

Ben 8 ay işlettiğim firmadan 3 dönem ceza aldım toplamda her döneme ayrı ayrı ceza verildi ve ceza verilen dönemlerde firmam kapalı idi.  8 ay sorumlu müdürlüğünü yaptığım şirketten 16 yıl hapis cezası aldım ve dosyam onanmak üzere. Bu yasa adeta Mükellefe tuzak kurmak ta ve kamu gücü bunu kullanarak vatandaşını müebbet hapisle cezalandırmaktadır. Yüzlerce sayfalık raoporlarda gerçeği yansıtan hiç bir delil olmadan mükellef imha edilmektedir.

Bizler cinayet cezası aldık. Öyleki bazı cinayet davalarında verilen hapis cezaları bile bize verilen cezalardan daha az. Fetö ve terör suçları ile en ağır cezalardan olan yağma bile bizim kadar ceza almıyor. Bunun sebebi kanunun yanlış uygulanmasıdır.

Onları( Millet Vekilleri) biz seçip oraya getirdik, hemen hemen hepimiz AK partiye oy verdik ancak onlar bu sorun karşısında sessiz kalarak hiç bir şey yapmıyorlar. İlgili Millet vekillerini özellikle Adalet Komisyonunda görevli leri aradığımızda çalışmalarımız devam ediyor diyerek bizi bir yıldır oyaladılar ve oyalamaya devam ediyorlar. Artık onlara inancımız kalmadı. Böylesine ciddi bir sorunu çözmeyeceklerse bizim işlerimizi halledip adaleti sağlamayacaklarsa bizi nasıl temsil edecekler. Bu sorunun bir an evvel yüce Mecliste çözülmesini talep ediyoruz, açıklamalarında bulundu.